Psikoterapist Francine Shapiro’nun geliştirdiği, ABD’de 1987 yılında yaratılan travma sonrası tedavi yöntemine EMDR denilmektedir. Daha açık ifadeyle sağlıklı olarak yönetilememiş bilgiyi veya yaşanmış olayları sağlıklı bir şekilde yönetebilmeye ve kullanmaya yarıyor.
EMDR bir hipnoz değildir. Kendinizi tamamen bilinçaltı sürecine teslim ettiğiniz bir trans hali yoktur. Bilinçli bir şekilde gözlerinizle takip ettiğiniz ya da kulaklıklardan gelen sesi işiterek beynin iki yönünün uyarıldığı ve işlendiği bir yöntemdir. Her şeyin farkında ve algılarınız açıktır. Ancak yaşadığınız olaya en az yüzde 50 oranında odaklanmış olmanız beklenir.
EMDR beyinde nasıl işliyor?
Beynimiz günde yaklaşık 20 bin anıyı (görsel imaj, kelimeler, bedensel duyum) kayıt eder. Olumsuz ve travmatik anılar, zihninizin trafik kazası gibidir ve bu işleyişi bozar, bilginin sağlıklı işlemesini engellerler. Olumsuz anı, sadece geçmişte yaşamakla kalmıyor, daha yeni yaşanmışçasına anıyı tutuyor, beyinde kilitliyor ve canlı kalmasını sağlıyor. EMDR, bu tür anıların sağlıklı işlenmesini sağlayan fizyolojik temelli bir terapidir. Terapi sırasında, beynin sağ ve sol yarımküreleri uyarılarak, zamanında yapamadığı işlemin yapılmasını, kilitli kalmış anı ile diğer anı ağları arasında ilişki kurulmasını sağlıyor.
Kaç seansta rahatsız edici anılarımızla barışabiliyoruz?
Sadece birkaç seansta mümkün olabiliyor. Bazen yaşanılan olayın tek ve travmatik olması bir seansta işlenirken, bazen 4-6 seans sürebiliyor. Bu kişinin nasıl algıladığına ve o konuyla bağlantılı başka anıları olup olmadığına bağlıdır
Yazının tamamı: http://www.orduolay.com/saglik/korku-ve-kaygilarinizla-yuzlesin/44052